ANAYASA VE AİHM NEDİR ?
Bireysel başvuru, temel hak ve özgürlükleri kamu gücünün işlem, eylem ya da ihmali nedeniyle ihlal edilen bireylerin diğer başvuru yolları olan tüm idari ve hukukî süreçlerin tüketilmesinden sonra bireyler tarafından başvurulabilecek ikincil nitelikte bir yargı yoludur. Bu anlamda bireysel başvuru, kişiler arasındaki özel hukuk ilişkilerini kapsamadığı gibi, salt devletin kamu gücünün aktif ya da pasif oluşundan kaynaklanan hak ihlâllerini kapsayan; kamu gücü tarafından gerçekleştirilmiş ya da gerçekleştirilmemiş işlem ya da eylemler sonucunda ortaya çıkmış ihlaller ve ihmallerden oluşan hak kayıplarını kapsamaktadır.
Anayasa değişikliğine ilişkin 12 Eylül 2010’de yapılan halk oylaması sonucunda Anayasa Mahkemesi’ne bireysel başvuru yolu açılmış ve bireysel başvuruya ilişkin hükümlerin 23 Eylül 2012’den itibaren hukuk sistemimizde yeni bir hak arama yolu olarak uygulanmasına başlanılmıştır. Böylelikle Anayasa’da güvence altına alınmış temel hak ve özgürlüklerinden birinin (Kişi Özgürlüğü ve Güvenliği Hakkı, Adil Yargılanma Hakkı, Mülkiyet Hakkı, Eğitim ve Öğrenim Hakkı, Özel Yaşama, Aile Yaşantısına, Konut ve Haberleşme Hürriyetine Saygı Hakkı, Serbest Seçim Hakkı, Düşünce, İfade, Din ve Vicdan Hürriyeti, Düşünceyi Açıklama ve Yayma Hürriyeti, Örgütlenme ve Toplantı Hürriyeti, İşkence Yasağı, Eşitlik İlkesi ve Ayrımcılık Yasağı, Suç ve Cezaların Kanuniliği, emel Hak ve Hürriyetlerin Korunması, Yaşam Hakkı haklarının,) ihlali durumunda Anayasa Mahkemesi’ne bir iç hukuk yolu olarak başvurulabilmenin önü açılmıştır.
ANAYASA VE AİHM BAŞVURU NASIL YAPPILIR
Anayasa Mahkemesi’ne Bireysel Başvuru iç hukuk yolu olarak kabul edildiğinden, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne başvurmadan önce mutlaka tüketilmesi gereken bir iç hukuk yolu olduğunu da vurgulamak gerekir.
Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi kapsamında korunan haklar Anayasa Mahkemesi tarafından verilen kararlar kapsamında korunmadığı takdirde diğer şartların da sağlanması durumunda bu kararların verilmesinden itibaren altı ay içerisinde Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine başvurulabilmektedir.
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine Bireysel Başvuru ise; Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin “Bireysel Başvuru” alt başlıklı 34. maddesi Sözleşme veya protokollerinde tanınan hakların (ki, sözleşme kapsamında korunan haklar; yaşam hakkı, işkence yasağı, kölelik ve zorla çalıştırma yasağı, özgürlük ve güvenlik hakkı, adil yargılanma hakkı, cezaların yasallığı, özel hayatın ve aile hayatının korunması, düşünce, vicdan ve din özgürlüğü ifade özgürlüğü, dernek kurma ve toplantı özgürlüğü, evlenme hakkı, etkili başvuru hakkı, ayrımcılık yasağı, mülkiyetin korunması, eğitim hakkı, serbest seçim hakkı, borçtan dolayı özgürlüğünden yoksun bırakılma yasağı, serbest dolaşım özgürlüğü, vatandaşların sınır dışı edilmeleri yasağı, yabancıların topluca sınır dışı edilmeleri yasağı, ölüm cezasının kaldırılması, yabancıların sınır dışı edilmelerine ilişkin usuli güvenceler, cezai konularda iki dereceli yargılanma hakkı, adli hata halinde tazminat hakkı, aynı suçtan iki kez yargılanmama ve cezalandırılmama hakkı, eşler arasında eşitlik hakkı) bunları kabul eden, imzalayan ve onaylayan devlet tarafından ihlal edilmesi halinde, ihlale maruz kalan kişinin veya hükümet dışı kuruluşun kendi ülkelerinde iç hukuk yolu tüketildikten sonra mahkemeye (AHİM’e) bireysel başvuruda bulunabileceğini ve söz konusu devletin kişinin bu hakkının kullanılmasına hiçbir şekilde engel olmayacağına dair vermiş olduğu taahhüdü ifade eder.
Gerek Anayasa Mahkemesi’ne gerekse de Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne yapılacak olan bireysel başvurular oldukça uzmanlık gerektiren, son derece katı usûl ve şekil şartlarına tabi olan, AYM ve AİHM’e bireysel başvuru prosedürünün usul, başvuru şartları ve başvuru dilekçesinin sonuca endeksli olabilmesi için yetkin ve deneyimli avukatlar tarafından hazırlanması bir zorunluluk ve gerekliliktir.